Büyükşehir Kanun Tasarısına İtirazımız var!...

07.11.2012

Basına ve Kamuoyuna,

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülmeye başlanan “Büyükşehir Kanun Tasarısı” ile ilgili görüşlerimizi bildirmenin Atakum Kent Konseyi olarak sorumluluğumuz gereği olduğunu düşünüyoruz.

Öncelikle böylesi önemli bir yasanın bu konuda toplumu yeterince bilgilendirmeden ve yine toplumu temsil eden demokratik kitle örgütlerinin görüşleri alınmadan yapılmaya çalışıldığını dikkatinize sunmak istiyoruz.

Her fırsatta “ileri demokrasiye” vurgu yapan bir siyasal iktidarın böylesi önemli yasal düzenlemelerde “ben yaptım oldu” anlayışıyla ortaya koyduğu demokratik ahlakı kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.

Her zaman vurguluyoruz: Böylesi önemli yasal düzenlemeler kent konseylerinin de dâhil olduğu demokratik kitle örgütlerinin görüşleri alınıp, yeterince tartışıldıktan sonra meclise getirilmelidir. Bu en yalın tabirle demokrasinin gereğidir.

Yapılmaya çalışılan yasal düzenlemeyle yeni 13 ilde Büyükşehir belediyesi kurulması eskilerle birlikte 27 büyükşehirde il sınırlarının Büyükşehir sınırı olarak belirlenmesi ve toplamda 29 ildeki il özel idarelerinin, 1591 belde belediyesinin ve 16.082 köyün tüzel kişiliğinin sona erdirilmesi düşünülmektedir.

Bu hesaba göre Türkiye’de bulunan her iki belediyeden biri kapatılmakta ve yine her iki köyden birinin tüzel kişiliği sona erdirilmektedir.

Samsun’daki tüm belde belediyeleri kapatılmaktadır. Cumhuriyetin mirası olan ve orada yaşayanların aidiyet anlayışıyla bağlı oldukları köylerimizin bütününün tüzel kişilikleri kaldırılmaktadır.

Böylece aslında demokratik ülkelerde daha fazla olması gereken seçilmiş halk temsilcilerinin sayısı azalmaktadır. Bu yasadan sonra Türkiye genelinde seçilmişlerin sayısı 250 binden 150 binlere düşecektir.Bu sayı Avrupa ülkelerinden Fransa’da 500 bindir.

Bizdeki rakamlara ve dünya örneklerine baktığımızda siyasal iktidarın “ileri demokrasi” ifadesinin lafta kaldığını görmekteyiz..

Özellikle yeni kurulacak Büyükşehir belediyelerinin hizmet alanlarının il sınırlarının tümünü kapsayacak şekilde tasarlanması, hizmet sundukları coğrafi alan ve devasa teşkilat yapıları nedeniyle “yerinden yönetim birimi” olma özelliklerini kaybettirecek ve bu birimlerin hizmet başarısını olumsuz etkileyecektir.

Örnek vermek gerekirse Samsun Büyükşehir Belediyesi idari sınırları Tekkeköy, Canik, İlkadım ve Atakum ilçeleri dâhilindeki yaklaşık bin kilometrekarelik bir alandan yaklaşık 10 bin kilometrekarelik il sınırına genişletiliyor. Yani Büyükşehir Belediye’sinin idari sınırları 10 kattan daha fazla artırılıyor. Bugün mevcut idari sınırlarındaki hizmetlerde yaşanan olumsuzluklar dikkate alındığında, sınırları 10 kat genişleyen Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin nasıl hizmet sunacağını tahmin etmek çok zor olmasa gerek.

Bu durum sadece Samsun’a mahsus olmayıp yasa kapsamına girecek tüm büyükşehirler için geçerli olacaktır.

Hizmetlerin niteliklerinin olumsuz etkilenmesinin yanında hazırlanan yasal düzenleme Türkiye’nin altına imza koyduğu uluslararası şartlara da aykırılık oluşturmaktadır.

Buna bir örnek Türkiye’nin 1992 yılında onayladığı “Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Özerklik Şartı”dır. Burada temel ilke, “yerel düzeydeki hizmetlerin halka yakın kişilerce yürütülmesi” ve “karar organlarının seçimle gelmesidir”.

Belediyecilik anlayışı, dünyadaki örneklere de bakıldığında kırsal alanlara hizmet vermeye uygun değildir.

Samsun gibi on bin kilometrekareyi aşan geniş bir yüzölçümü ve buna paralel geniş kırsalı olan bir ilde olumsuzlukların yaşanması kaçınılmazdır.

Diğer taraftan il sınırlarının belediye sınırları olmasıyla Samsun’un Bafra ve Çarşamba gibi önemli tarımsal alanları yapılaşmaya açılacaktır. Meralar için de aynı durum söz konusudur.

Bu durum dünyada önemi artan ne yazık ki bizde giderek gerileyen tarım ve hayvancılığımıza bir darbe daha vuracaktır.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun yoksulluk araştırmasına göre “Türkiye’de her 100 kişiden 63’ü şiddetli yoksulluk riskiyle karşı karşıyadır ve kırsalda yaşayanların yoksulluk riski kentlerde yaşayanlardan fazladır.”

Bu yasa tasarısı ile Samsun il sınırları içindeki ilçelerde ve özellikle mahalleye dönüştürülecek köylerde yaşayan 400 binden fazla vatandaşımız vergiler, su, imar düzenlemeleri gibi konularda sanki kentte yaşıyormuş gibi yeni bir ekonomik yükün altına girecektir.

Yasada bulunan ve hükümet sözcülerinin bu konuyla ilgili ifade ettikleri birtakım muafiyetler 5 yıl süreli olup geçicidir.

Nüfusuna göre bundan en fazla çevre ilçelerimizden Vezirköprü, Çarşamba, Bafra, Havza, merkez ilçelerimizden de Canik ve Atakum ilçelerindeki dar gelirli vatandaşlarımız ek bir ekonomik yük altına gireceklerdir.

Böylelikle köylerinde karın tokluğuna gününü geçirmeye çalışan vatandaşlarımıza yaşayacak yurt toprağı kalmayacaktır.

Yasa mali olarak da ülkeye yük getirmektedir. Mevcut Büyükşehirlerin kullandıkları kaynaklara oranla ne ölçüde etkin ve verimli hizmet sundukları tartışmalıyken yeni yasayla bu kaynaklarda artışa gidilmektedir. Bu milletin parasının hor kullanılması anlamına gelmektedir.

Bu yasa tasarısı ile 29 ilde yapılanacak olan Yatırım İzleme ve Koordinasyon Merkezlerinin başına valiler getirilip il yönetimini hem merkeziyetçi yapıya dönüştürülmekte hem de özel sektör anlayışıyla işler götürülmek istenmektedir.

Başka bir yönüyle bu tasarı milli egemenlik alanına giren konulara el atabilecek ve federal yapı, otonomi ya da özerklik ve başkanlık sistemi gibi tartışmaları doğal olarak gündemimize getirebilecektir.

Tümüne bakıldığında Büyükşehir yasa tasarısının idari, mali, hukuki, demokratik ve sosyolojik yönden eleştirilecek daha pek çok yönü olduğu görülmektedir.

Yasanın doğurabileceği sonuçların çeşitliliğine ve çokluğuna bakıldığında böyle bir yasanın çok daha fazla tartışılması zorunluluğu vardır.

Bu bağlamda siyasal iktidarı görüşülen “Büyükşehir Yasa Tasarıyla” ilgili toplumun her kesiminin bilgileneceği ve görüşlerini yansıtacağı yeni bir değerlendirme yapmaya davet ediyoruz.

 

Dr. Murat ERKAN

Atakum Kent Konseyi Başkanı

  
1253 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Saat
Hava Durumu
Takvim